4 Ağustos 2014 Pazartesi

Yaşanmış Mülakat Tecrübeleri

Merhabalar,

Bu blogda öncelikle bizzat kendi yaşadığım mülakat ve şirket sınavları tecrübelerini yazacağım. Önceleri sadece kendi tecrübelerimi yazarak iş arayan adaylara yardım etmeyi planlıyordum ama o kadar fazla soru gelmeye başladı ki bu alanda talebin tahmin ettiğimin çok çok üstünde olduğunu gördüm. Zaman içinde bu blogda banka sınavlarından (uzman yardımcılığı ve müfettiş yardımcılığı), çeşitli sektörlere ait şirketlerde girilen mülakat tecrübelerini de bulabileceksiniz.

Türkiye’de üniversite mezunu olan her genç gibi, istihdam piyasasındaki tüm olumsuzluklara rağmen beni ‘umutlu bir geleceğin’ beklediği hayalleriyle ben de iş arayış süreci denilen o sancılı, insanı manik depresif nöbetlere sürükleyen, içmeyeni içkiye yönelten, içeni içkiden soğutan kısaca devreleriyle oynayan o aşamadan geçtim.

Bu süreçte şu an bir şans olarak gördüğüm yaklaşık 50 mülakata girmişimdir. Fazlası vardır eksiği yoktur. Yaptığım yolculuklar, konaklama paraları, şehir içi ulaşımda harcadığım zaman ve para.. hepsini düşününce eğer iş aramanın kendisi bir iş olsaydı ben bu dünyanın Bill Gates’i olurum diyordum, insanlar gülüyordu. Bu mülakatların kimisine iş teklif edilse bile kabul etmeyecek olsam da mülakat tecrübesi olsun diye girdim. Kimisine keşke işi teklif etseler ama bu şirket benim mezunu olduğum üniversiteyi (ki kendisi Türkiye’nin en iyi üniversitelerinden biri olur) iş teklif edecek kadar ciddiye almaz gerçeğini bilerek girdim. Kimisinde maaş konusunda anlaşamadım, kimisinde işi sevmedim, kimisinde mülakat ortamını bile sevmedim bana yapılan ukalalığa küstahlıkla cevap verip egomu tatmin ettim. Kimisinde kısaca iş teklifi almadım :) Kısacası hepimizin geçtiği süreçleri yaşadım.

Mülakatına davet edildiğim ya da sınavına girdiğim şirketlerin birçoğu hemen her yeni mezunun çalışmayı hayal ettiği şirketler. Bu şirketlere giderken kıyafetinizden tavırlarınıza, kendinizi ifade etme biçiminizden konuşmanıza kadar her şey hayati önem taşır. Üniversite 3. sınıftan itibaren bu konularla ilgili ne bulduysam okudum. Bazılarını her ne kadar fazla Avrupai bulsam ve bizim ülkemizde işe yaramak şöyle dursun aksine insana dezavantaj olarak döndüğünü fark ettiysem de hepsinin sonsuz faydasını gördüm. Bu tarz yazıları hala keyifle okurum.

Görüşmelere hazırlanma sürecinde ben de, mülakat adımları, sınavlar, ne sorarlar, ne zaman ararlar, sonucu ne zaman açıklarlar, mülakat soruları nelerdir, mülakat nasıl geçerse olumlu sonuçlanır vs şirketlerle ilgili internette ölümüne araştırma yaptım.

Bu blogda İşbankası ve Finansbank Müfettiş Yardımcılığı, Citibank,  Procter & Gamble, Pfizer, LG Electronics, Eczacıbaşı Holding, Borusan Holding, Sabancı – AvivaSa, 3M, Sodexo ( şaşırtıcı şekilde profesyonellerdi), Arkas Holding, Gfk gibi bazı yabancı araştırma şirketleri, Tuborg, Dr Oetker, MudoKPMG, Mazars – Denge, Grand Thornton gibi şirketlerdeki mülakat ve sınav tecrübelerimi okuyacaksınız. Elbette ki hiçbir şekilde herhangi bir şirketi övmek ya da kötülemek gibi bir amacım yok. Ben sadece kişisel tecrübelerimi yazacağım. Zira bu süreçlerden geçen kişilerin her türlü tecrübe hikayesini merak ettiklerini çok iyi biliyorum. Bunun yanında CV hazırlama, İK yetkililerinin dikkat ettiği noktalar, sık yapılan yanlışlar, mutlaka bilinmesi gereken trick’ler yani ben ne öğrendiysem yazacağım. 'Beni kariyer.net ya da yenibiriş’ten başvurduğum hiçbir şirket neden aramıyor' hala en popüler soru. Bu soruya herkesin kendi cevabı var, benim cevabımı da bulacaksınız.

Son olarak şimdi ne yapıyorum? Yabancı bir firmada önceleri 'şahane müthiş hayatta gitmem buradan' dediğim, şimdilerde ise herhangi bir şikayetim olmamakla beraber ‘bakarız yaa neden olmasın ömür boyu aynı yerde çalışılmaz’ demeye başladığım bir işteyim. Kariyer yolunu geride bıraktıkça beklentiler de değişiyor.

Umarım herkes arzu ettiği gibi bir işe sahip olur ama bunun için iyi bir işe sahip olmak kadar beklentileri düşük tutmanın da önemli olduğunu unutmayın derim. Filmlerde izlediğiniz o profesyonel ofis ortamlarını pek beklemeyin. En nihayetinde hala plazada çalışan o şık şıkırdım ablaların ve damat gibi  süzülen abilerin elinde simit poğaça poşetleriyle işe gidip ortalığı susama boğarak güne başladığı bir yerdeyiz.

İş arayan herkese öncelikle sabır (umarım fazla ihtiyaç duymadan iş bulursunuz) sonra bol şans diliyorum.

Sayfanın sağında yer alan başlıklardan ilginizi çeken şirketlere ait mülakat tecrübelerini okuyabilirsiniz.

eyvahmulakatimvar@gmail.com

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder